Çocuklar Ana Dillerini Nasıl Öğrenir?

Çocuklar Ana Dillerini Nasıl Öğrenir?

Her çocuk diline ait sözcükleri anne karnındayken duymaya başlar ve bu yaşamının sonuna kadar devam eder ve 2 yaşında bir çocuk günde yaklaşık 10 tane yeni kelime öğrenir. Konumuz Çocuklar olduğu için şimdi onların dil konusunda gelişimlerini inceleyelim.

Çocuklar 5 yaşına kadar 3 evreden geçer:

1.     Söz Öncesi Dönem (0-12 Ay)

  • Bu dönemde bebekler önce ağlama ve mırıldanma gibi yollarla iletişim kurar.
  • 6 ayın sonunda ise bebek farklı ünlü ve ünsüzleri bir araya getirerek anlamlı ve anlamsız sözcükler oluşturur (örn: ba-ba, be-be, de-de,)

2.     Tek Sözcük Dönemi (1-2 Yaş)

  • Bu dönemde çocuk tek bir kelimeyi birçok anlamda kullanabilir. (örn: babasını çağırmak için, oyuncağını istemek için veya yemek istemek için “baba” diyebilir)
  • Çocuk ilk 18 ayda 20-50 kadar kelime öğrenir. Daha sonra bu sayı katlanarak artar.

3.     Kural Öğrenme Dönemi (2-5 Yaş)

  • Bir çocuk 4 yaşına kadar ünlü ve ünsüzlerin pek çoğunu biliyor ve konuştuğunda anlaşılıyor olması gerekir.
  • Gariptir “r” sesi çocuklar için öğrenilmesi en zor sestir. Öyle ki çocuk 8 yaşına kadar “r” sesini çıkaramayabilir.

Şimdi ise dilbilim tarihinde keşfedilen garip olaylardan bahsetmek isterim.

19. Yüzyılda Fransız Doktor Pierre Paul Broca, konuşamayan ama kendilerine söylenenleri anlatan iki hasta üzerinde çalışma yaptığında beyinlerinde ki sol frontal loblarında sıkıntı olduğunu ve çektikleri sıkıntının bir tür afazi olduğu anlaşıldı. Daha sonra bu rahatsızlığa “Broca Afazisi” adı verildi.

Buna benzer olarak Karl Wernicke isimli Alman bilim insanı ise konuşabilen ancak kendilerine söylenenleri anlamayan hastalar üzerinde çalıştı. Hastaların söyledikleri sözcükler ise anlamsızdı. Wernicke ise bu hastalığın sol temporal lobda oluşan hasardan meydana geldiğini buldu ve bu rahatsızlığa “Wernicke Afazisi” ismi verildi. 

Bu buluşlar ışığında düzgün bir şekilde konuşmamız ve konuşulanları anlamamızı sağlayan iki bölgeyi öğrenmiş olduk.

Şimdi ise çocukların, cisimlerin ismini, biçimini, yapısını vb. gibi cisme ait özellikleri nasıl öğrendiğini inceleyelim. 28 Mart 2018 tarihinde “Knowing Neurons” sitesinde yayınlanmış ve Cerrahpaşa Nörobilim kulübü’nden Mustafa Mert Atilla tarafından çevrilmiş çok garip bir örnek vermek istiyorum:

“Örneğin, bir annenin çocuğuna “top” kelimesinin öğretmeye çalıştığını düşünelim. Anne topu eliyle gösteriyor olabilir, fakat bebek annesinin ne demek istediğini tam olarak nasıl biliyor? Anne topun rengini söylüyor olabilir, topun bir tarafını gösteriyor olabilir, yeri gösteriyor olabilir, hatta zemini bile gösteriyor olabilir. Bu imkânsız bir problem gibi görünebilir. Ama bu durumu uzun ve çok örnekli öğrenme süreci olarak düşünürsek, bu problemde bir bilgi daha keşfetmiş oluruz.

Bebek ilk kez “top” kelimesini duyduğunda annesinin veya babasının neyi kastettiğini bilemez. Ancak zaman ilerledikçe ve topu pek çok kez görünce topun boyutu, rengi, üzerinde bulunduğu zemin ve etrafında bulunan oyuncaklar değişse bile artık değişmeyen tek şeyin top olduğunu anlar ve o cismin “top” olduğu bağlantısını kurar. “Top” kelimesi ile cisim olan topun arasındaki bağlantı güçlenirken diğer bağlantılar yavaş bir şekilde zayıflar ve kaybolur. Bu örnek sadece çok basit bir sürecin kompleks dil öğrenimi üzerine nasıl bir etkisi olduğunu gösterir.”

Çocuklar örnekte verildiği gibi cisimlerin ve olayların isimlerini, diğer şıkları eleyerek öğrenirler ve eklerle bir araya getirerek anlamlı cümleler kurmaya başlarlar.

Bu konuyu sizinle özet bir şekilde paylaşmak istedim umarım faydalı olur :)

Yorumlar

  1. İlgi çekici bir yazı olmuş, yazılarınızın devamını bekliyoruz.

    YanıtlaSil
  2. İçimden çok şey paylaşmak geçiyor ama daha yeni başladık😊beklemede kal.

    YanıtlaSil
  3. aradığım bilgilere ulaştım güzel bir paylaşım olmuş ellerinize sağlık ��

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İstediğiniz bilgilere ulaştıysanız ne mutlu bize😊

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

KOHLBERG’İN AHLAKİ GELİŞİM KURAMI

WISC-R VE WISC-IV TESTLERİ VE ARALARINDAKİ FARKLAR